Ekonomik krizle mücadele eden Fransa’da döner sektörünün temsilcileri kaliteden ödün vermeden daha başarılı olmanın yollarını arıyor. Kalifiye eleman bulmakta zorlandıklarını ifade eden Türk girişimciler fiyatlarda değil kalite ve hizmette yarışmak istiyor. Hizmet kalitesini arttırmanın yollarını arayan döner restoranı sahiplerinin en büyük isteği ise Fransa genelinde dernekleşmek. Sektörünün sorunlarına çözüm arayan işletme sahipleri Zaman France’a konuştu.
Döneri Avrupa'ya taşıyan Kadir Nurman’ın ölümü, döner kebap sektörünü bir kez daha gümdeme taşıdı. 1972 yılında Almanya’da açılan ilk döner dükkanının ardından bugün Avrupa genelinde binlerce döner kebap restorantını görmek mümkün. Yüzbinlerce insanın calıştığı, kazanç elde ettiği ve evine ekmek götürdüğü döner sektörü her geçen gün büyümeye devam ediyor. Aradan geçen 41 yılda kebap dönerin hızlı yükselişi restoranlar ile sınırlı kalmadı. Bugün sadece döner üreten ve bütün Avrupa’ya dağıtım yapan büyük şirketlerin kurulması dönerin Avrupa’daki başarısının en büyük kanıtı. Başta Alman ve Fransız basınına yansıyan sayısız başarı hikayesi sektörün geldiği noktayı gözler önüne seriyor. Avrupa ekonomisine, döner kebap sektörünü getirdiği hareketlilik çoğu zaman görmezden gelinse de döner, Anadolu insanının Avrupa’ya taşıdığı kültürel bir zenginlik olarak kabul ediliyor.
Sektör temsilcilerinin hedefi dernekleşmek
Ekonomik krizle mücadele eden Fransa’da döner sektörünün temsilcileri kaliteden ödün vermeden daha başarılı olmanın yollarını arıyor. Türklerin sürekli iş değiştirmesinden şikayet eden sektör temsilcileri, döner işini bilenlerin yapması gerektiğini savunuyor. Açılırken kısa vadeli yatırım olarak değerlendirilen döner kebap restoranları, sektörün en büyük düşmanı olmuş durumda. Kaliteyi arttırmanın yollarını arayan döner restoranı sahiplerinin en büyük isteği ise bir an önce Fransa genelinde dernekleşmek. “Keşke bir derneğimiz olsa” diyen işletme sahipleri yaşadıkları sıkıntıları ve düşüncelerini Zaman France ile paylaştı.
“Fransızlar döneri çok seviyor”
Clermont Ferrand’da kardeşleriyle beraber 18 yıldır Royal Kebab restoranının işletmeciliği yapan Hikmet Bütün, döneri Fransızların beğeniyle tükettiğini ifade ediyor. Restoranlarında sattıkları döneri mesleğe başladığından bu yana kendilerinin taktığını ve Fransız müşterilerinin yarısından fazlasının menüdeki seçenekler içinde döneri tercih ettiğini belirtiyor. Sattığı her 10 menüden 8' inin döner menüsü olduğunun altını çizen Bütün, insanın kalbine giden yolun midesinden geçtiğini sözlerine ekledi.
“Helal denetimi için dernekleşmemiz şart”
Orleans’da Kebab de Lamballe adlı döner ve pizza salonunu işleten Timur Yolcu, sektörün en büyük sıkıntısının kalifiye eleman bulmak olduğunu açıkladı. Bayram, tatil demeden çok çalıştıklarını ifade eden Yolcu, “Uzun mesai saatleri olan bir sektör olduğumuz için kimse döner işinde çalışmak istemiyor.” dedi. Taktıkları dönerlerin Almanya’dan geldiğini geldiğini ifade eden Yolcu, “Etlerin İslami usullere uygun olup olmadığını elimizden geldiğince araştırıyoruz. Yerine gidip bakmaya zamanımız olmuyor. Keşke bir derneğimiz olsa yada camilerimiz devreye girse de 'şu marka yüzde yüz helaldir' dese. Paris Büyük Camii ve Lyon Camii bu görevi üstlenmiş durumda maalesef bizde böyle bir durum yok.” ifadelerini kullandı. Satış fiyatlarının çok düşük olduğunu ve kar edemediklerini belirten Yolcu, “Döner kebap restoranları yan yana açılıyor. Fiyatlar kırılıyor, birbirimize kötülük ediyoruz. Halbuki Fransa’da Dönerciler Derneği diye bir dernek kurulsa çok iyi olur. ” ifadelerini kullandı.
“Dönerimizi kendimiz hazırlayıp takıyoruz”
Paris Romainville'de Le Resto adlı lokantalarında 12 yıldır hizmet verdiklerini belirten Bilal Usta, müşterilerinin güvenle helal döner ve ızgara çeşitlerine ulaşabileceklerini açıkladı. Uzun yıllar döner sektöründe olan Usta, “Dönerimizi kendimiz hazırlayıp takıyoruz. Hazır dönerin lezzet bakımından daha çok yol alması gerektiğini düşünüyorum. Prensip olarak başkalarını eleştirmektense kendi işimize bakıyoruz.” dedi.
“Fiyatta değil kalite ve hizmette yarışmalıyız”
Bölgelerine Almanya'dan fazla hazır döner gelmediğini dile getiren Le Mans şehrindeki Levent Kebab'ın işletmecisi Hasan Öztor, “Dönerimizi burada güvendiğimiz helal et imalat yapan şirketlerden alıyoruz. Helal olması konusunda çok hassas davranıyoruz. İşyerimize gelenler gönül rahatlığı ile dönerimizi yiyebilir.” dedi. Fransa’da çok sıkı denetimlerin yapıldığına dikkat çeken Öztor, hijyen kurallarına dikkat etmeyen işletmelerin uzun vadede başarılı olamayacağına vurgu yaptı. Sağlık açısından döneri tavsiye ettiklerini söyleyen Öztor, “ Ancak yanında patates kızartması yenmemesi gerekiyor.” dedi. Devamlı iş ve sektör değiştirmenin doğru olmadığına vurgu yapan Öztor, “ Dönerciler keşke bir dernek çatısı altında toplanabilse. Ancak bu şekilde kaliteyi artırabiliriz. Bölgemizde dört beş dönerci bulunuyor. Bizler fiyatta değil, kalite ve hizmette yarışmalıyız.” şeklinde konuştu.
http://www.zamanfransa.com/haber/ekonomi/fransa-daki-doner-sektoru-derneklesme-cagrisi-yapti.html
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder