Çağın en büyük sağlık problemlerinden obezitenin yanı sıra bazı insanlarda ‘kilo alırım’ korkusuyla yemek yememe veya kusma sorunları baş gösteriyor.
Yeme bozuklukları anoreksiya ve bulimia adında iki gruptan oluşuyor. İki türde de fazla kiloyla ilgili yersiz ve değiştirilemeyen endişeler olduğunu belirten Psikiyatr İlker Küçükparlak, “anoreksikler bu nedenle beslenmeyi reddederler, bulimikler ise beslendikten sonra derin bir pişmanlık duyarak kusma ya da ishal yapıcı ilaçlar alma yoluyla beslenmeyle kilo almayı engellemeye çalışırlar.” diyor. “Anoreksik bireyler 30’lu kilolara düşüp, kelimenin tam anlamıyla bir deri bir kemik kalmalarına karşın, kemiklerin üzerindeki derilerini iki parmakları ile sıkıştırarak ‘Kilo vermem gerek’ şeklinde düşünebiliyor.” diyen Küçükparlak, bu boyutuyla anoreksiyanın hayatı tehdit eden ciddi bir hastalık olduğunu vurguluyor. İlk Türkiye güzellik kraliçesinin 40 beden olduğunu söyleyen Fatih Üniversitesi Hastanesi Beslenme ve Diyet Uzmanı Büşra Gürbüz ise modanın beden algısını değiştirdiğini vurguluyor. İnsanların o kıyafetlere girebilmek için çabaladığını, özellikle ergenlerin bedenlerinden duyduğu memnuniyetsizlik sonucu kendisine başvurduğunu belirten Gürbüz kilo almamak için pamuk yiyip daha sonra kusan genç kızlar da başvuruyor. Bu kişilerin yediklerini kusmak için boğazının ilerisine kadar ellerini soktuklarından dolayı ellerinin üstleri yara oluyor. Bulimia hastalarında protein alımı olmadığı için saçın yapısında bozulma ve elektriklenme başladığını belirten Gürbüz, kusmaya bağlı olarak bu hastalarda kötü bir kokunun da ortaya çıktığını belirtiyor. İdrara çıkamayan hasta, böbrek taşı, cilt problemleri gibi birçok sorunla baş etmek zorunda kalıyor. Bu tür hastaların beslenme ve diyetetik uzmanlarının yanı sıra bir psikolog ya da psikiyatrdan da destek alması gerekiyor.
http://ift.tt/SuFQhA
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder