Son 30 yılda başkent Paris’teki emlak fiyatları 4’e katlandı. Manzara Fransa’nın diğer şehirlerinde de farksız. Emlak piyasasının mevcut durumunu, son 30 yılda yaşanan gelişmeleri, fiyat artışlarını ve kredi faiz oranlarını araştırdık.
Son 30 yılda Fransa’daki konut fiyatlarında yaşanan artışın analizini yapmak için 30 sene öncesine baktığımızda ortaya inanılmaz bir tablo çıktı. Özellikle de başken Paris’te, son 30 yılda konut fiyatları neredeyse 4’e katlandı. Paris Noterler Odası tarafından geçen hafta açıklanan rapora göre,1984’te bir gayrimenkulün metre kare fiyatı 2180 Euro’yken, bu rakam günümüzde 8140 Euro’yu buldu. Başka bir deyişle 1984’te değeri yüz bin Euro olan bir dairen şimdiki fiyatı 373 bin Euro. Paris’in merkezi semtlerinde metre karesi 100 bin Euro’yu bulan yerler dışında da durum farksız. Paris dışındaki şehirlerde deson 10 yılda emlak fiyatları 2,5 katlandı. Uzmanlar, bu durumun oluşmasında geçmişte talebin yüksek olmasını ve de bankaların tüketicilere uygun finansman koşulları sağlamalarınıişaret ediyor.
Emlak fiyatlarında, dönem dönem yaşanan duraklama evreleri bile son 30 yılda ortaya çıkan yüksek enflasyonuve tavan yapan fiyatlarıdurdurmaya yetmedi. Geçmişten gelen dört nala enflasyon hali, Fransa’da emlak piyasasındaki hareketliliği de sekteye uğrattı. 2010’da Paris bölgesinde satılan daire sayısı 196 bin 500 iken bu rakam geçen sene 156 bin’e kadar düştü.
EMLAK PİYASASINDAKİ DURGUNLUK
Ne emlak fiyatlarındaki yaşanan gerileme ne de faiz oranlarının hiç görülmemiş seviyede olması tüketicileri harekete geçirmeye yetmedi. Genel olarak, Fransa’nın tüm şehirlerinde emlak fiyatlarında bir gerilemenin yaşandığı gözlemleniyor. 2012’ye kıyasla, Paris’teki gayrimenkul fiyatları %1,5 oranında, yakın banliyölerindeyse %2,6 kadar geriledi. Paris dışındaki şehirlerde de durum farksız. Grenoble’de(%2,9), Marsilya’da (%2,4), Dijon’da (%2,7), Bordeaux’da (%1,4), Toulouse’da (%1,4) oranında gayrimenkul fiyatları geriledi.
Emlak piyasası uzmanları, gayrimenkullerde yaşanan bu düşüşün devam edeceği görüşünde. Uzmanlar, taşınmaz mal piyasasının, alıcıların alım gücü seviyesiyle eşleşmediği sürece bu durumun devam edeceğini vurgulayarak,kırılma noktasının 2000’li yılların başında yaşandığını ve spekülasyonla birlikte emlak fiyatlarının bir takım gerçekleri göz ardı ettiğini belirtiyor.
FAİZ ORANLARINDA YAŞANAN DÜŞÜŞ TÜKETİCİLERİN YÜZÜNÜ GÜLDÜRDÜ
Banka ve finans kurumlarının uyguladığı düşük faiz oranları tüketicilerin yüzünü güldürdü. Emlak kredi vadesi yirmi sene olan ve her ay bin Euro geri ödeme yapabilen bir aile, mevcut ortalama kredi faiz oranı % 3,56 üzerinden (sigortalar dahil) 168 bin Euro’ya kadar emlak kredisi talep edebiliyor. 2008’de uygulanan %5,76 kıyasla tüketicilerinkazanımı yaklaşık27 bin Euro oldu. 2008’de aylık geri ödeme kapasitesi bin Euro ve kredi vadesi yirmi sene olan bir kişinin maksimum talep edebileceği kredi tutarı 141 bin Euro’yla sınırlıydı.
http://ift.tt/1fCbtK7
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder